FERİDE, NAZLI DENİZ VE ÇALIKUŞU EVİ

FERİDE, NAZLI DENİZ VE ÇALIKUŞU EVİ

Feride ve Nazlı Deniz koskoca İstanbul’dan Kuşadası’na gelmiş iki kız. Biri “Çalıkuşu” romanının kahramanı, diğeri Avrupa Güzellik Kraliçesi. Güçlü, direngen, çalışkan Anadolu kadınının simg.....

Feride ve Nazlı Deniz koskoca İstanbul’dan Kuşadası’na gelmiş iki kız. Biri “Çalıkuşu” romanının kahramanı, diğeri Avrupa Güzellik Kraliçesi. Güçlü, direngen, çalışkan Anadolu kadınının simgesi. Ege’de çok olan, Kibele, Afrodit, Artemis gibi tanrı, tanrıçalardan her biri…
Feride çocukken ağaç başlarına çok çıktığı için adına “Çalıkuşu” derler.Küçük yaşta annesini kaybeden Feride, teyzesinin yardımlarıyla yatılı okullarda okumuş ve öğretmen olmuştur. Teyzesinin oğlu Kâmran’ı sevmektedir.
Ancak Kâmran’ın başka bir kızla ilişkisini duyması üzerine her şeyi bırakıp Zeyniler köyüne giderek orada öğretmen olarak çalışmaya başlar.
Sonra da Kuşadası’na atanır. Kuşadası’nda daha önceden tanıştığı yaşlı bir doktor olan Hayrullah Bey’le aralarında sıkı bir dostluk başlar. Dostlukları ilerleyince etrafta dedikodular yayılır. Bunun üzerine Feride Hayrullah Bey’le formalite evlilik yapar.
Hayrullah Bey Feride’nin günlüklerini okuyunca onun Kamran’a âşık olduğunu öğrenir. Ölmeden önce bir mektup bırakır ve öldüğünde bu mektubun Feride tarafından Kâmran’a verilmesi istenir. Hayrullah Bey’in ölümünden sonra Feride mektubu Kâmran’a götürür.
Mektubun içinden Feride’nin aşk itiraflarının olduğu günlükleri çıkar. Bunun üzerine Feride ve Kâmran evlenirler.
Kuşadası’nda Dr.Hayrullah Beyin çalıştığı hastane şimdi İBRAMAKİ kültür evidir. İçinde resim sergileri ve kültürel etkinlikler yapılmaktadır. Feride’nin okulu Milli Eğitim Müdürlüğü olarak kullanılır. Hasan Çıkmazı sokağındaki kaldığı evi de restore edildi. Kapısına “Çalıkuşu’nun Evi” diye yazıldı. Şimdilerde yine müzeye dönüştürldü.
Nazlı Deniz Kuruoğlu, 1962 Doğumlu 1982 Türkiye Güzellik Kraliçesi Yarışması katılımcısı. Miss Europe 1982 birincisi Avrupa Güzeli, bale sanatçısı ve akademisyen. İstanbul Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Klasik Bale bölümü mezunu olan Kuruoğlu, menisküs ameliyatı olduktan sonra dans kariyerine son verene kadar Devlet Operası gibi önemli kurumlarda balerin olarak sanatını sürdürmüştür..
Mezun olduğu üniversite hareket bilimleri konusunda öğretim üyesi olarak çalışmıştır. Kuşadası Caferli köyünde yaşayan Kuruoğlu, resim yapmanın yanı sıra binicilik ve motocross, Offroad gibi açık hava sporlarıyla da yakından ilgilenmektedir.Kuşaşadası Caferli Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği Başkanıdır.
1981 Miss Turkey Türkiye Güzellik Kraliçesi Yarışması'nda dereceye girdikten sonra Türkiye'yi Miss Europe Avrupa Güzellik Kraliçesi Yarışması'nda temsil etme hakkı kazandı. 12 Haziran 1982 tarihinde, o yıl İstanbul'da düzenlenen Miss Europe 1982 yarışmasında birinci oldu. Böylece Kuruoğlu, Türkiye tarihinde Avrupa Güzeli unvanını taşıyan üçüncü kişi oldu.
Nazlı Deniz’i Orhan Bingöl’ün kazısını yaptığı Mağnesia Ören yerinde tanımıştım. Sonra Caferli Köyüne giderek yakından tanımak istedim. Güzel olduğu denli, çalışkan, çevresini güzelleştiren, cesur bir kadın. Doğru bildiği yolda yalınız da olsa yürüyor.
Avrupa güzeli, Caferli Köyünü de Kuşadası’nın en güzel köyü yaptı. Köyün kadınlarıyla, insanlarıyla kaynaştı. Mora boyadıkları tenekelere çiçekler diktirerek köyün girişi bir başka güzel oldu. Gün geldi motorla talasında çift sürdü, zeytin topladı.
Köylüye örnek ürünlerini değerlendirdi. Butik otel açtı. Caferli Köyünde festivaller düzenledi. Pek çok sannatçının köylülerle tanışmasını sağladı. Kütüphane kurdu, çocuklar için öykü günleri düzenledi.
Yurduna, insanlara, doğaya sevdalı dik başlı bir güzel. Kadın hakları ve Çevre kirliliği konusunda çok duyarlı. Kadın hakları gösterilerinde en önde, çevre kirliğine karşı bayraktar. Biner arabasına dağ taş gezer, Beşparmak dağlarındaki tarihi bulgulara sahip çıkar.
Jeotermal kuyularının kirliliği için en önde savaşır. Denize gider Nazlı Deniz, deniz kıyısındaki poşetleri, kirlilik yapan maddeleri toplar. Doğaya vurgun biri.
Herkes “Hayatım Roman” der ama Nazlı Deniz’in yaşantısı gelecek kuşaklar örnek olacak gerçek bir roman. Eyleme geçmeyen, uygulanmayan düşünceler bir işe yaramaz.
Allah O’na güç, kuvvet versin, Atatükçü, çağdaş insanların O’ndan öğreneceği çok şeyler var.