DİRMİL'DEN YÜKSELEN ÇIĞLIK: EMİN DEMİRAYAK...

DİRMİL'DEN YÜKSELEN ÇIĞLIK: EMİN DEMİRAYAK...

11 Eylül 1980 gecesi, yani darbecilerin harekete geçtiği saatlerde Dirmil'de bir otel odasında mahalli sanatçı Emin Demirayak öldürülür. O gecenin sabahında Dirmil yönetime el koyan askerler taraf....

11 Eylül 1980 gecesi, yani darbecilerin harekete geçtiği saatlerde Dirmil'de bir otel odasında mahalli sanatçı Emin Demirayak öldürülür. O gecenin sabahında Dirmil yönetime el koyan askerler tarafından kuşatılmıştır. Emin Demirayak, sokağa çıkma yasağı konulduğu için birkaç kişinin katıldığı bir törenle sonsuzluğa uğurlanır...
Odada yanında kalan genç tutuklanır ama cinayet tam olarak aydinlatılamaz...
Doldurduğu kasetler ve amatörce alınan kayıtlar kalır geride...
Babam çok severdi Dirmilli Emin' i. Çığlık gibi sesi vardı. Cocuktuk ve o ses hep dikkatimi çekerdi. Özellikle gurbet havaları uzun havaları insanın ciğerini deler geçerdi.
Babamın gözleri dolardı, ağlardı.
O ağladıkça hayatın acılarını yüreğimde duyardım.
"Gahba da gençlik geldi geçti yel gibi..."
"Ümmü Gız"
"Şu Dirmil'in calgısı"
Hala Zipsi'nin sihirli bir sesi olduğuna inanırım. Dünyanın en küçük müzik aletidir ama dünyanın en yoğun sesini çıkarır...
Biraz dinlerseniz notaların içinizi bıçak gibi kestigini hissedersiniz..
Bir yazar "Gökyüzü çocukluk gibidir hiçbir yere gitmez" diyor.
Çocukluğumda dinlediğim Emin Demirayak'ı hiç unutmadım. Ara ara youtube de kayıtlarını bulup dinliyorum.
Yaşamı ile ilgili pek fazla bilgi yok. Yazımı okuyanlardan ricam, onunla ilgili bilgisi varsa bizimle paylaşsın...
Yorumlarınızı bekliyorum...
Erdal Atıcı