Bezekte gördüğünüz diz çökmüş kişi Uyur hükümdarı Bögü Kağan.
Karşısında diz çöktüğü kişi Mani rahibi bir Soğd lu.
Kimdir bu Soğdlar ?
Peki güçlü Kağanları bile diz çöktüren şey nedir ?
Hepsinin günümüz ile çok ilgisi var. O gün yaşanan herşeyi tarih boyunca yaşadık. En sonuncusunu çok yakın bir tarihte yine yaşadık.

En başa gidelim.
Soğdların kökü Babile kadar uzanır. Kimse kesin olarak soğdlara şudur diyemiyor ama benim vardığım sonuca göre Soğdlar Fars Yahudileridir. Babil'den bu yana tefecilik ve tüccarlık yaparlar. Belli bir yurtları yoktur. Bir soğdlu, tüccar olarak doğar. 8 yaşında matematik öğrenmeye başlar. 12 yaşında ticarete başlar. En az 4-5 dil bilirler. Çinden Avrupaya kadar tüm devletler de diplomat olarak çalışırlar. Vezirlik, danışmanlık, elçilik gibi çeşitli görevler yaparlar. Alıp sattıkları şeyler sadece fiziksel metalar değildi. Çeşitli din ve felsefe sistemlerinide alıp satmışlardı. Başta Budizm ve Maniheizmi yayan ve kullananlarda onlardı. Bu dinlere bakıldığı zaman Yahudilik izleri ve kabala felsefesinin izlerini taşıdıkları görülür.
Soğdlar İpekyolunun tüccarları olarak bilinir. Bu ünlü ve büyük ticaret yolu onların kontrolündeydi. Soğdlar için en önemli şey Çinlilerin ve Hintlerin üretim yapması ve İpek yolu ticaretinin güvenliği idi . Bu yolun güvenliğini Kök Türkler ile anlaşarak Türklere yaptırdılar.
Bir devletleri yoktu ama aslında devletlerden çok daha organize ve güçlü bir yapıya sahiptiler. Savaşlar çıkartıyor, milletlere din değiştirtiyor, kral ve hakanları değiştirtiyorlar, hanedanları yok ettiriyorlardı.
En önemli güçler Bilgi ve Para onların kontrolündeydi.
Örneğin Kök Türkler ve Bizans arasında iletişim ve işbirliği sağlayıp, Sasanilere karşı beraber saldırmalarını ve Sasanilerin çok zayıflamasını sağladılar. Çünkü Sasaniler ipek üretmeyi başarmışlar ve Soğdların Çin ile Avrupa arasında kurdukları ipek ticaretine zarar vermeye başlamışlardı.
Soğdlar yine dinleri kendi amaçları için kullanırlardı.
Örneğin Köktürkleri Budizme geçirmeye çalıştılar. Neyseki Tonyukukun karşı çıkması ile Yönetici kesim bunu kabul etmedi.
Ama Uygurlar Köktürklerin yapmadığı hatayı yaptı. İlk önce Köktürk hanedanını yıkıp devleti ele geçirdiler. Sonra Soğdlu Mani rahiplerinin sayesinde Bögü Kağan Mani dinini resmi devlet dini haline getirdi.
Peki Soğdlar dinlerini değiştirmesini sağlayamadıkları Türklerin, dinini niye değiştirtmek istiyordu ?
Çünkü Türkler göçebe idi. Bu yaşam tarzı onları , Tonyukukun dediği gibi savaş için zinde ve güçlü kılıyordu. Bu yaşam tarzında çok fazla lükse ihtiyaç duyulmuyordu. Türklere göre zenginlik, sahip oldukları hayvanlar ile orantılı idi. Altın ve mücevhere pek değer vermiyorlardı. Hayvanları sayesinde iyi besleniyor ve pek çok yaşamsal gereci üretiyorlardı. En önemlisi kontrol edilemez bir millettiler. Çine saldırıp, üretime zarar veriyorlardı.
Evet Türkler kapitalizmin bir parçası olmalıydılar. Pazar haline dönüşmeliydiler bunun içinde yerleşik hayata geçirilmeleri gerekiyordu. Bunuda Türkleri başka bir dine geçirip, töreden başka bir şeye bağlı hale getirilmeleri ile sağlayacaklardı. Bağlanıp kalacakları ibadethaneler ve sözlerini tam bir bağlılık ile dinleyecekleri, emirlerini hiç sorgulamayacakları dini liderleri olmalıydı.
Soğdlar, Türk milletinin, tam istedikleri gibi dinlerini değiştirmesini sağlayamadı ama devleti yönetenleri, yönetebiliyorlardı. Öyleki Bögü Kağan Mani rahiplerinin önünde diz çöküyor, onlara hediyeler sunup ne isterlerse yapacağını söyleyip yalvarıyordu.
Neyseki halk dini anlamda, Hakanlarını dinlemedi. Zaten dinlemeleri imkansızdı. Çünkü Mani dinine göre et yemek yasaktı. Türk toplumunda hiçbir zaman var olmayan kast sistemi ve ruhban sınıfı getiriliyordu.
Toplum iki kesimden oluşmalıydı. Seçkinler ve dinleyiciler. Seçkinlerin evlenmesi ve cinsel ilişkiye girmesi yasaktı. Düşünün Hakanınız evlenmiyor ve çocuğu yani bir veliahtı yok. Dinleyiciler denen halkın evlenmesi serbest ama çocuk yapmaları hoş karşılanmıyor hatta çocuk yapmamaları telkin ediliyordu. Günümüz dünyasına egemen olanların dayatmaları ile nekadar paralel diymi.
Dikkat ediyorsanız günümüzde 'Medyadan ' sürekli bir eşcinsellik algısı pompalanmakta. Eşcinsel evlilikler çok arttı. Yani evlenen ama çocuk yapamayan çiftler. Bunların Lut kavminin devamı olduklarını anlamak zor değil. Budist ve Maniheist heykel ile resimlerine bakın hepsi eşcinsel karakterler gibidir. Amaçları elbetteki, etkiledikleri halkın aile sistemini yok edip yok oluşa sürüklemekti. Tıpkı bu günlerde olduğu gibi.
Yine bu dinlerde et yemek yasaktı. Farkediyorsanız günümüzde vejeteryanlık giderek artıyor. Çoğunluk et bulamadığı için mecburi vejeteryan. Ama et bulupta , yemeyenler de çoğaldı.
Bu et yasağının o dönemki amacı şuydu. Et ve ürünleri ticareti o zaman hem zor hem çok kazançlı değildi. Soğdlara para kazandıracak şeyler yemeliydi insanlar. Saklaması ve taşıması kolay şeyler yemeliydiler. Borsası o dönem oluşturulabilecek şeyler tüketmediydi insanlar. Hem et yiyen kurt gibi oluyordu. Kontrol etmesi zordu. Ot ve tahıl yiyenler ise koyun gibi oluyorlardı. Bilge Kağan Orhun yazıtlarında ne diyor. "Biz kurt gibiymişiz, düşmanımız koyun gibiymiş. Onlar çokmuş biz azmışız. Hepsini yenmişiz."
İşte, pek söz dinlemeyen Kök Türkler hanedanı yıkılmış ve yerlerine Uygurlar getirilmişti.
Köktürkler sürekli Çin ile savaşırdı,Uygurlar dost olmuştur hatta Çinlilere yardım etmişlerdir, hemde Türklere karşı.
Uygurlar başlarda Türk alfabesini kullanıyordu. Sonradan alfabeyi Soğdcaya yakın bir şekilde değiştirdiler.
Köktürkler göçebeydi, Uygurlar yerleşik hayata geçti.
Köktürkler dinlerini ve kültürlerini değiştirmedi. Uygurlar değiştirdi.
Tank hanedanı yıllıklarında geçen şu ifadeler çok çarpıcı.
" Uygurlar her işlerinde Mani rahiplerine danışırlardı. Soğdlar devlet içinde çok önemli yerlere gelmiş ve sayıları çok artmıştı. Öyleki adeta devlet içinde devlet olmuşlardı "
Size neyi hatırlatıyor bu ifadeler. Fetö ve paralel devlet yapılanmasını değil mi?
Evet Paraya hükmeden Yahudiler, dini hep kullanmıştı. Mevlana gibi pek çok misyoneri hep soktular çeşitli milletler içine. Osmanlıyıda Şeyhülislamlar yıkmıştı aslında. İşe bakınki Hz. Peygamber bile halife olacak kişiyi tayin etmemiş, yerine bir akrabasını bırakmamışken Şeyhülislamlık ve çeşitli tarikat liderlikleri saltanata dönüşmüş, liderler hep aynı ailelerden çıkmıştı.
Yağmacı Araplar Soğdiyana olarak bilinen, Soğdların merkezi diyebileceğimiz, İpekyolunun kalbi Semerkant ve çevresini istila edip , yağma ettiler. Soğdlar Köktürkler içinde çıkardıkları fitnelerin bedelini ödeyecekti. Kendilerini çok akıllı sanıyorlardı ama bu sefer hata yapmışlardı. Araplara karşı yardım edecek Köktürkler yoktu. Batı Türkleri Türkeşler yardıma geldi ama onlarada Soğdlar söz verdikleri parayı vermedikleri için geri döndüler.
Hani şu meşhur Talkan ve Curcan katliamları Türk katliamı değil Soğd yani Tüccar Yahudi katliamıdır.
Soğdianadan kaçan Soğdlara Hazarda Kıpçaklar sahip çıktı. Soğdlar yine avatar gibi kullanabileceği Türkler bulmuştu. Yeni kurbanları Hazarlardı. Hazarlar bir dönem kullanıldı, Türkler adeta köleleştirildi ve Hazarlarda yok oldu.
Yıllar sonra Cengizhan ile Moğollar diye bir Türk devleti kurduttular. Ama bunlar ikinci sınıf Türklerdi çoğu. Yıllarca Köktürklerin tebası olan kavimlerden oluşuyorlardı. Yıllarca ezilmiş, bozkırda başıboş gezmiş, çokda akıllı olmayan, erdem yoksunu vahşi savaşçılardı.Tam Soğdların istediği gibi. Çünkü Soğdlar bu sefer intikam istiyordu. Türklerden ve Araplardan.
Moğol devletinde Uygur yönetici diye bildiklerimiz aslında Uygurlar zamanından kalma Soğdlardı.
Soğdlar Moğolları yönetti ve savaşlarda en önemli şey olan inanılmaz bir istihbarat sağladılar. Hemde düşman beldelerinde karışıklık çıkarıyor, düşmanı zayıf düşürüyorlardı. Moğolların tek yapması gereken savaşmak ve öldürmekti. Moğollar aracılığı ile Türklerden ve özellikle Araplardan intikam aldılar. Tabiki Soğdların yani Tüccar Yahudilerin işi bitince Moğollarda tüm avatarlar gibi tarih sahnesinden silinip gittiler.
Selçukluları yıkanlar, Osmanlıyı yıkanlar yine bu Yahudiler dir. Her zaman seçtikleri yol dini taasuptur.
Günümüzde de bunlar ile uğraşmaya devam etmekteyiz.
Mehmet DEMİREL
OLAY AYDIN